Kabızlık tarifi değişkendir. Kabızlık bazıları için dışkılama
sayısının azlığı, bazıları için sert dışkıyı çıkarmak için gereken aşırı ıkınma,
bazıları için tam boşalamama hissi ve bazıları için ise tuvalet yapma
ihtiyacının devam etmesi halidir.
2006 yılında yeniden revize edilen ROMA çok uluslu
konsensüs kriterlerine göre ise aşağıdaki şikayetlerden bir veya birden çok
olması kabızlık anlamına gelir.
ü
Dışkılama sayısının haftada 3 ten az olması
ü
Dışkılamaların %25’inden fazla ıkınma gereksinimi
ü
Dışkılamaların %25’inde sert dışkı olması
ü
Dışkılamaların %25’inde tam boşalamama hissi
Kabızlığı neden kaynaklandığını anlamanın yolu normal bağırsak fonksiyonunu anlamakla mümkündür.
Yemek yedikten sonra yiyecekler önce midede
bulamaç haline gelir ve içindeki besinlerin sindirilerek emilmesi için ince
bağırsağa geçer. İnce bağırsakta emilen besinlerin sulu artıkları ise kalın
bağırsağa geçer ve bu kısımda suyu, elektrolitleri emilerek daha koyu bir
kıvama gelir. Kalan artıklar kalın ise bağırsağın son kısımları olan sigmoid
kolona kadar gelir ve dışkılama oluncaya kadar bekletilir. Güçlü bir bağırsak
kasılması ile rektuma gelen dışkı rektum duvarını uyararak dışkılama isteği
uyandırır ve kişi uygun ortam bulduğu zaman tuvalete giderek dışkılamayı
gerçekleştirir. Uygun ortam olmadığı zaman ise anal bölgede bulunan sfinkter
dediğimiz kaslar kasılarak dışkılama engellenir.
Dolaysıyla bağırsak fonksiyonu 4 ana başlık halinde değerlendirilir.
1-
Dışkılama sıklığı
2-
Dışkılama için ihtiyaç duyulan ıkınma
3-
Dışkının katılığı
4-
Dışkılama sonrası tam boşalmanın hissedilmesi
Normalde dışkılama sıklığı günde en fazla 3 kez
veya 3 günde bir kez olacak şekilde kabul edilir. Dolayısıyla günde bir kez
dışkılama olması gerektiği doğru değildir ve kişiyi boş yere endişelendirerek
laksatif kullanmaya itebilir. Diğer yandan dışkının atılması aşırı ıkınma
gerektirmeden kolayca meydana gelmeli ve dışkılama sonrası kişi bağırsağının
boşaldığını hissetmelidir.
Lif açısından fakir beslenme, yetersiz su tüketimi, hareketsiz yaşam tarzı, bazı ilaçların yan etkileri, stres, seyahat ve rutin değişiklikleri kabızlığın yaygın nedenlerindendir. Ayrıca bağırsak hastalıkları ve hormonal dengesizlikler de kabızlığa yol açabilir.
Şiddetli karın ağrısı, dışkıda kan, ani kilo kaybı, kabızlığın uzun süre devam etmesi gibi durumlarda bir doktora başvurmak gereklidir. Ayrıca, kabızlık aniden başlıyorsa veya mevcut tedavilere rağmen geçmiyorsa, tıbbi yardım alınmalıdır.
Lif açısından zengin yiyecekler (sebzeler, meyveler, tam tahıllar) tüketmek, bol su içmek, düzenli egzersiz yapmak ve tuvalet alışkanlıklarını düzenlemek kabızlığı önleyebilir. Ayrıca, stres yönetimi de kabızlık riskini azaltabilir.
Çocuklara lif oranı yüksek yiyecekler sunmak, yeterli sıvı tüketimini sağlamak ve fiziksel aktivitelerini artırmak önemlidir. Ayrıca, tuvalet alışkanlıklarının düzenlenmesi de faydalı olabilir. Gerekirse pediatrik bir uzmana danışılmalıdır.
Kuru erik veya kuru kayısı yemek, sıcak su içmek, lif takviyeleri kullanmak ve sabahları aç karnına zeytinyağı içmek doğal çözümler arasında sayılabilir. Ancak bu yöntemlerin düzenli ve ölçülü şekilde uygulanması önemlidir.
Laksatifler, bağırsak hareketlerini hızlandırarak kabızlığı hafifletir. Ancak laksatiflerin uzun süreli ve aşırı kullanımı bağırsak tembelliğine yol açabilir. Bu nedenle, laksatif kullanmadan önce bir doktora danışılmalıdır.